19.6.17

YOLUN SONUNDAKİ OKYANUS - NEIL GAIMAN





“Gerçeklik dediğim şey, içi korkunç kabuslar ve felaketlerle dolu kasvetli bir doğum günü pastasının üstündeki ince krema tabakasıydı.”

Herkese Merhaba!

Uzun zamandır bir şeyler yazamadım çünkü kitaplara vakit ayırmadığım bir dönemdeydim. Şimdi yazın açılışını Yolun Sonundaki Okyanus ile yapmak istiyorum. Aslında Neil Gaiman’dan ilk kitabım çok küçükken bayılarak okuduğum Koralin ve Gizli Dünyaydı. Yazarın son zamanlardaki popüleritesinden dolayı kitaplarına şans vermek istedim ama bunun yanında Amerikan Tanrıları yazarın aşırı merak ettiğim bir kitabıydı zaten. Bir gün onu da okurum diye düşünüyorum. Yolun Sonundaki Okyanus ile başlama sebebimi tam bilmiyorum ama isminin ve kapağındaki mavilerin verdiği huzur kesinlikle kitabı elime almama neden olan faktörlerden.


Kitap, kahramanımızın bir cenaze nedeniyle çocukluğunun geçtiği kasabaya gelmesi ve evinin yanındaki gölün aslında bir okyanus olduğunu iddia eden Lettie Hempstock’a dair anılarının canlanmasıyla başlıyor. Tüm kitap boyunca hayatı bir çocuğun gözünden okuyorsunuz; olağanüstü olaylara, hayalkırıklıklarına, pişmanlıklara nasıl yaklaştığını anlıyorsunuz. 

Kitap bir fantastik roman evet, ama diğer fantastik romanlardan ayrılan yönleri vardı bence. Kahramanın geçmişe yani çocukluğuna dönüp yaşadığı anılar anlatıldığından sanki o yaşanılanlar çok normalmiş hissi uyanıyor içinizde. Karşımızda büyümüş, evli, iş sahibi bir adam var ve diğer romanlardaki 13-18 yaş karakter kalıplarından ayrılıyor. Evet, bu kitaptaki karakter de dokuz yaşındaki anılarına dönüyor ama şimdiki zamanda, anıların kırklı yaşlarındaki birine ait olduğunu bilmek daha inandırıcı yapıyor olayları. Umarım demek istediğimi anlatabildim. 

Neil Gaiman okumak isteyenler için başlangıç kitabı olabilir Yolun Sonundaki Okyanus. Ben de diğer kitaplarını listeme ekledim çünkü diğer kitaplarının işleyişini çok merak ediyorum. 

Hoşçakalınn!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder