BAKİR İNTİHARLAR - JEFFREY EUGENIDES

“Senin burada ne işin var tatlım? Hayatın ne kadar kötüleşebileceğini bilecek yaşta değilsin."

“Hiç on üç yaşında bir kız olmadığınız anlaşılıyor doktor.”

Herkese Merhabaa!

Ocak ayında okuduğum ikinci kitap Bakir İntiharlar oldu. Jeffrey Eugenides’in Middlesex kitabını biliyordum, fakat okumadım. Onun sevildiğini biliyorum. Bakir İntiharlar’ı yazarı araştırırken gördüm ve konusu beni gerçekten kendine çekti. İlk birkaç sayfadan sonra kitabın anlatımına alışıyorsunuz ve kitap akıp gidiyor. Yani anlaşılır, rahat bir dili vardı yazarın.

Konusunu çok sevdim dedim ama genel olarak konuşursam kitaptan umduğumu bulamadım sanırım. Bir kere kitaba devam etme amacım Lisbon kızlarının neden intihar ettiklerini öğrenmek istememdi. Ben yazar bize kesin bir neden sunar diye düşünmüştüm ama öyle olmadı. Okuduklarınıza göre çıkarımı yapmak size kalıyor daha çok. Yetersizlik, aile baskısı, insanların hoyratlığı, toplumsal çöküş, geleceğin alacağı hal… Belki de bundan fazlası intihar etmelerinin sebebi. Vermek istenilen mesaj güzel ama biraz geride kalmış sanki.

Cecilia, Therese, Bonnie, Lux ve Mary; Lisbon kardeşler bu sırayla intihar edecekler, beş güzel kız, bir yıl içinde, tüm mahalle yolun karşısından onları izlerken. Herkes kendince bir sebep yazacak, kısa süre sonra intiharlar yılı ülkede ters giden her şeyin simgesi olacak. Kızları taparcasına sevmiş, hemen her yerden onları gözetlemiş mahallenin oğlanları, hayatlarına devam edebilmek için yirmi yıl sonra bile aynı sorunun cevabını arayacak: Lisbon kızları bunu neden yaptı?

Kitabı mahallenin oğlanlarının ağzından okuyoruz, onların gözlemleriyle. Bazı yerlerde kızlardan aldıkları ufacık bir tepkiye bile duydukları heyecan yüzümde bir tebessüme neden oldu.

Koşup alın, okuyun diyebileceğim bir kitap olmadı ama okuyunca da bir şey kaybetmezsiniz.

Görüşürüzz!